Ana içeriğe atla

Miss Hammurabi | Dizi konusu

Hammurabi, Babil'in krallarından biri. "İlk kanun koyucu" olarak öğrenmiş olsak da değil. "Göze göz, dişe diş" şeklinde kanunlarıyla biliniyor tarihte. Miss Hammurabi ise Seul Adliyesi'ndeki hakimlerden biri. Adalet sistemini, hakimleri, adliye yaşamını bir de hakimlerin gözünden gösteren hukuk temalı bir dizi. Aynı zamanda da aynı adlı romandan uyarlama.


Miss Hammurabi yani Park Cha O Reum (Go Ara) -uzun isimligiller- taze hakimdir. Ofis 44'te başladığında başına gelenleri konu alıyor. Kendisi sıcakkanlı, enerjik ve adalet dağıtma konusunda oldukça heveslidir. Bir de biraz(!) olaylı. Gördüğü hiçbir yanlışa sessiz kalamaz. Aynı zamanda duygularına, düşüncelerine de hakim olmakta zorlanır.


Lim Ba Reun (Myung Soo), Ofis 44'teki diğer yardımcı hakimdir. Aynı zamanda O Reum ile lisedeki kitap kulübünden arkadaşlar. Ayıptır söylemesi liseden beri ona yanık, 12 yıl 9 ay 10 gündür görüşmediklerini sayacak kadar. Ayrıca kendisi zeki, hep yüksek notlara sahip, çizginin dışına çıkmayan, pek de sosyal olmayan biridir. Bir nevi O Reum'un tersi. 


Olaylı Ofis 44'ün baş hakimi Han Se Sang. (Sung Dong Il) Kendisi favorilerimden biri. Dizinin karakterleri kendine has olduğu için hangisi en favorim seçemiyorum.Hızlı çirkefleşen, çabuk sinirlenen tavırları var. Her şeyi pat diye söyleme yeteneği sayesinde adliyede terfi alması zor olan kişilerden biri. Gözü terfide olmadığından da hareketleri daha rahat ama davalarda farklı yönlerden bakmayı asla unutmaz. 
Reply 88'de de Go Ara ile beraber baba-kız rolünde oynamışlardı. 


Hakim Bo-Wang.(Ryu Deok Hwan) Adliyenin güleryüzü. Neredeyse herkesle iletişimi var, nerede ne olduğundan kesinlikle haberdar. BaReun'un tek arkadaşı, onunla da liseden tanışıyorlar.
Yanlış yaptığında özür dilemeyi, gönül almayı kesinlikle bilen biri. Kimseyle kötü olmaya, arasının bozulmasına dayanamıyor. Bir de Ofis 44'ün yazmanına aşık bir miktar.


Yazman Lee Do Yeon (Lee Elijah). Ofis 44'ün yazmanı. Dizideki en havalı karakter olduğunu düşünüyorum. Çok pratik, başhakimin ona seslenmesinden ne istediğini, ne aradığını anlayıp cevap veriyor. Çok da zeki. Dava sırasında ikinciye karşılaştığı bir sanığın hangi aralıklarla yalan söylediğini fark edip yazarken işaretlemişliği de var. Muhteşem bir iş arkadaşı kendisi. Adliyede de fazlasıyla dedikoduya sahip. Bir de geceleri yaptığı ek işi var ki kendisini daha da sevdirdi bana.


Dizi bence kişisel hayata çook ağırlık vermeden genellikle davalar üzerinden ilerliyor kurgusuyla. Sıkmıyor. Hukuksal terimler pek fazla yok. Hatta altyazıyla belirtilen bir terim bile hatırlamıyorum. Daha çok adalet duygusunu ele alıyor. Adaletin dümdüz bir çizgi olmadığını, kesin ve değişmez doğrulardan oluşmadığını gösterdiğini söyleyebilirim.

OReum ve BaReun'un lisedeki halleri ve liseden sonraki karşılaşmaları: (Kızımız yine yargı dağıtıyor)




Dizinin çok sevdiğim ostu. Zorlukların yaşandığı, zor kararların alındığı bu diziye çok uyduğunu düşünüyorum.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Erteleme Sanatı - John Perry | Kitap yorumu

John Perry en önemli zaafının erteleme olduğunu söyleyen Stanford'daki bir profesördür. Kendisinin "sistematik bir erteleyici" olduğunu söylüyor. Kitabı başka önemli bir işini ertelemek isterken yazmaya başladığı bir makalenin devamı, daha geniş hali aslında. Kitabı okumadan, buraya yazmadan önce internetteki yorumlarına baktım biraz. Çoğunluk kitabın ertelemeyi bırakma hakkına olduğunu belirtmiş. Bence kitabın %90'ı ertelemenin sanata dönüşebilmesi ve sistematik erteleyicilerin yalnız olmadığı hakkında. Geri kalan kısmının belki bazı yerlerinde ertelemeyi bırakmak var.  Kitap 10 bölümden oluşuyor. 1- Sistematik Ertelem 2- Erteleme ve Mükemmelliyetçilik 3- Yapılacaklar Listesi 4- Ritmi Yakala 5- Bilgisayar ve Erteleyiciler 6- Yatay Düzenleyicileri Savunmak 7- Düşmanla İşbirliği Yapmalı mı? 8- Ek Faydalar 9- Erteleyiciler Sinir Bozucu Olmak Zorunda mı? 10- Birtakım "Derin" Sonuçlar Bu başlıklara bakınca ertelemeyi bırakm...

Dix pour cent | Menajerimi ara orjinali

Dix pour cent (%10) Fransızca dizi izleyeyim biraz da diye izlemeye başladığım ve izlemesi aşırı eğlenceli dizi. Şimdi de Türk versiyonu çekiliyor. Genel olarak ünlülerin hayatlarındaki sorunları, kaosları menajerlerin nasıl yönettiğini ve menajerlerin sorunlarını ele alıyor Türk adından da anlaşılabileceği gibi. Mathias'ın kimsenin bilmediği kızı Camille'in ajansa gelmesi ve ajansın sahibi Samuel'in bir tatile çıkmasıyla başlıyor dizi. Mathias Camille'in evine geri dönmesini isterken Camille kendine şirkette iş bulur ve Samuel de tatilinden dönemez, vefat eder. Ajansın durumu karışır. Diğer menajerlerden biri de Andrea. Kendisi biseksüel, femme fatale bir ablamazı. Dizide onun "cazibesiyle" işleyen bolca sahne var. Sağlam bir karakter. Sevgililerinden biri olan Colette de yarı Türkmüş, Işıl Kasapoğlu'nun kızı. Bu gereksiz bilgiyi de vermiş olayım. (bkz. Ophelia Kolb ) Bir de Gabriel ve Arlette var esas menajerlerimizden. Arlette eski nesil bir menajerken ...

Ağustos programı

Selamlar. Yaptığım çalışma programlarını instagramda görüp, beğenip yapamamaktan şikayetçi olanlar var. Onlara küçük bir yardımım olur diye Ağustos takvimi hazırladım. Ağustos içinde mezun da olsanız 12 de olsanız kitap bitirmek için erken bence. Yani ben Ekim sonu veya Kasım sonu kitap bitirmeye başlamıştım. O yüzden sadece konu kısmını ekledim. Mavili kısımlar da benim deneme çözdüğüm günler genelde cuma cumartesiydi. Cumayı işaretledim ben de o yüzden. Deneme çözmek için hiçbir şey bilmiyorum diyenler olabilir ama Tyt'de zamanı iyi kullanmak çok etkiliyor. Şimdiden düzenli deneme çözmek pratik kazandırır ve hızlandırır. Düzenli paragraf için de bir işaret bırakmak istemiştim ama her gün için mi koysam iki günde bir mi yapsam arada kaldım. O yüzden bir şey yapmadım dkjgldg Umarım işinize yarar. İsteğe göre her ay başında bir program hazırlamaya çalışabilirim. Programı indirmek içi buraya tıklayın.