John Perry en önemli zaafının erteleme olduğunu söyleyen Stanford'daki bir profesördür.
Kendisinin "sistematik bir erteleyici" olduğunu söylüyor. Kitabı başka önemli bir işini ertelemek isterken yazmaya başladığı bir makalenin devamı, daha geniş hali aslında.
Kitabı okumadan, buraya yazmadan önce internetteki yorumlarına baktım biraz. Çoğunluk kitabın ertelemeyi bırakma hakkına olduğunu belirtmiş. Bence kitabın %90'ı ertelemenin sanata dönüşebilmesi ve sistematik erteleyicilerin yalnız olmadığı hakkında. Geri kalan kısmının belki bazı yerlerinde ertelemeyi bırakmak var.
Kitap 10 bölümden oluşuyor.
1- Sistematik Ertelem
2- Erteleme ve Mükemmelliyetçilik
3- Yapılacaklar Listesi
4- Ritmi Yakala
5- Bilgisayar ve Erteleyiciler
6- Yatay Düzenleyicileri Savunmak
7- Düşmanla İşbirliği Yapmalı mı?
8- Ek Faydalar
9- Erteleyiciler Sinir Bozucu Olmak Zorunda mı?
10- Birtakım "Derin" Sonuçlar
Bu başlıklara bakınca ertelemeyi bırakmak için yol gösterici gibi gözükse de bu aşamalarda sistematik bir erteleyicinin aşamaları yer alıyor. Erteleyiciden, sistematik erteleyici konumuna yükselebilirsiniz bu kitap sayesinde. Halihazırda sistematik bir erteleyiciyseniz de yalnız olmadığınızı fark edip, rahatlayıp, daha da ustalaşabilirsiniz.
"...Elinizdeki kitap, depresyondaki erteleyiciler için felsefi bir kişisel gelişim programıdır."
Kitaptan alıntılar:
- Annem ve babam öldüğü için felsefe alanındaki eserlerimi bu derece takdir eden tek kişi herhalde benimdir.
- Her insan herhangi bir miktarda işi yapabilir; yeter ki bu şimdi yapılması gereken iş olmasın. -Robert Benchley
- Bana göre mükemmeliyetçilik ertelemeye yol açıyor. Mükemmeliyetçi olduğumu düşünmediğim için bu ikisi arasındaki bağlantıyı görmem zaman aldı. Birçok erteleyici mükemmeliyetçi olduğunu fark etmez
- Keşke kendime mükemmel olmayan bir iş çıkarma iznini en baştan verebilseydim.
- Gaddar insanlar erkekçe davrandıkları için kendilerine hayranlık duyar; takıntılı bilgiçler ayrıntılara gösterdikleri özen nedeniyle kendilerine hayranlık duyar; doğasında bencillik ve acımasızlık olanlar, yeteneği ödüllendiren, başarısızlığı cezalandıran bir pazar sistemine yardımcı oldukları için kendilerine hayranlık duyar ve bu örnekler böyle uzayıp gider.
Kitabın "Erteleyiciler Sinir Bozucu Olmak Zorunda mı?" bölümünde yazılarını okuyan birinin attığı maile yer veriyor.
"... Kısmen de olsa, Yeraltından Notlar'da Dostoyevski'nin tarif ettiği sapkınlık ruhuyla açıklanabileceğini tahmin etdiyorum -insan, sırf bir makine olmadığını kanıtlamak için kendisine zarar veren davranışlar sergilemeye meyledebilir.Fakat bence asıl neden sıradan kuralların büyük düşünürler için geçerli olmadığına duyulan inanç.."
Bu maili kendisi inandırıcı bulmayarak, yaptığı ertelemelerin büyüük zararlar vermediğini, insanlar bir şey istediğinde yapmamasının temel nedeninin kimsenin onu/birini yönetemeyeceği düşüncesi olduğunu söylüyor. Bana bir nevi maili onaylıyor gibi geldi.
Ayrıca John Perry kendini yatay düzenleyici olarak tanımlıyor. Masasının üzerinde boşluklar olan birinin kesinlikle dikey düzenleyici olduğunu söylüyor. Bir de dikey düzenleme dolaplarını da bu insanlar kullanıyormuş. Eğer 4 metre çapında Çin lokantalarındaki döner bir tepsiye sahip olursa daha rahat bir düzene ulaşabilirmiş. Siz ne dersiniz?
Yorumlar
Yorum Gönder